{ "title": "Şehzade Mustafa", "image": "https://www.sehzade.gen.tr/images/sehzade-mustafa(1).jpg", "date": "23.01.2024 06:17:15", "author": "Fidan Yıldırım", "article": [ { "article": "
Şehzade Mustafa, Osmanlı hanedan şeceresinde 1. Mustafa olarak kayıtlara geçmiştir. 1515 yılında Kanuni Sultan Süleyman'ın şehzade olarak Saruhan'da (Manisa) görev yaptığı sırada Mahidevran Sultan'dan doğmuştur. Dedesi Yavuz Sultan Selim'in vefatı üzerine babası Sultan Süleyman ile Payitahtta geldi. Bu nedenle Şehzade Mustafa babasından sonraki veliaht şehzade olarak kabul görmeye başlamıştı. Eşi 1525 Kırım doğumludur, şehzadenin ölümünden sonra Pertev Mustafa Paşa ile evlendirilmiştir, erkek çocukları taht için gelecekte tehlike doğuracağı endişesiyle dedeleri Sultan Süleyman tarafından öldürtülmüştür.

Şehzade Mustafa'nın kişiliği nasıldır?

Mustafa oldukça yetenekli bir şehzade idi. Hattat ve şair olarak birçok eseri bulunmaktadır. Manisa'da saray, cami, çeşme ve türbeler yaptırdı. Şehzade Mustafa'dan İtalyan elçi Bernardo Navagero ve Fransız elçi Jean de Foret bahsederken \"İktidarı devir alacak yaşa ve olgunluğa ulaştığı, dikkatli, tedbirli ve son derece eğitimli bir şehzade olarak anlatmışlardır. Hal ve hareketleri dedesi Yavuz Sultan'a benziyordu. Şehzade Mustafa Amasya'da bulunduğu sırada devrin alimlerinden olan Celalzade Salih Çelebi, Manisa'lı Senai Mehmet Çelebi, Şair Lali Çelebi gibi değerli müderrislerden ilim tahsil etti, Şehzade hocaları tarafından çok sevilirdi, hocası Mustafa Sururi Efendi, Mustafa'nın katli üzerine padişahın verdiği hiçbir görevi kabul etmemiş ve padişahla bir daha görüşmemiştir. Sultan Süleyman'a yazdığı mektupta;

\"Cihan padişahı gibi adil.

Atası Sultan Selim gibi yavuz ve korkusuz.

Büyük atası Mehmet gibi zeki.

Devlet-i Aliye'nin gördüğü en parlak şehzade\" olduğunu anlatarak şehzade Mustafa'nın nedenli başarılı olduğunu anlatmıştır.

Şehzade Mustafa'nın bulunduğu görevler
Şehzade Mustafa veliaht şehzade idi, bu nedenle gözde şehzade olarak bilinirdi. Fakat padişah haremine Hürrem Sultan'ın girmesiyle işler iyice değişmeye başladı. Mahidevran'dan ve dört şehzade doğuran Hürrem Sultan arasında kendi çocuklarının gelecekte padişah olması konusunda bitmek tükenmek bilmeyen çekişmeler başladı. Hürrem Sultan'ın etkisiyle Manisa'dan Amasya'ya sürülen Şehzade Mustafa'nın yerine üvey kardeşi Hürrem'in oğlu büyük oğlu şehzade Mehmet getirildi. Askerler bu duruma tepki gösterdi. Padişah ordunun gazını almak için şehzade Mustafa'nın veliahtlığının sürdüğünü, doğu sancaklarının güvenliği için Amasya sancak beyliğine gönderildiğini halka anlatılmasını istedi. Şehzade Mehmet'in 1543'te ani ölümü üzerine Hürrem'in ikinci çocuğu olan şehzade Selim (Padişah olduğunda Sarı Selim olarak anılacak) Saruhan Sancak beyliğine getirilirken, Şehzade Mustafa'nın da yeri değiştirilmiş Konya Sancak Beyliğine getirilmiştir.

Şehzade Mustafa'yı ölüme götüren hata

Taht yarışının iyice kızıştığı sarayda Sadrazam Damat Rüstem Paşa ve Hürrem Sultan yakın ilişki içindeydi. Kaynakların belirttiğine göre Rüstem Paşa sahte istihbarat raporları üreterek Sultan Süleyman'a sunuyor, her mektuptan sonra Sultan Süleyman inanmak istemiyor fakat her mektubun hayali kafasını karıştırıyordu. İlk önceleri mektuplara itibar etmeyen Sultan artık bu tür mektupların kendisine getirilmemesini ister. Fakat şehzade Mustafa yanına yerleştirilen devlet adamları sayesinde şehzade Mustafa kumpasa gelmiş, yanındaki akıl hocalarının etkisiyle kandırılmıştır. Akıl hocaları özetle şehzade Mustafa'ya padişahın tahtı kendisine bırakacağını, lakin Rüstem Paşa'nın buna engel olduğunu sakal bırakması ve tuğ dikmesi durumunda babasının niyetini anlayarak padişahlığı kendisine devredeceğini aksi halde padişahın, şehzade Mustafa'nın niyetini anlamayacağını söylediler.

Şehzade Mustafa'nın katlinin şer-i dayanağı

Sultan Süleyman'ın bu durumu öğrenmesi çok sürmedi, bunun devlete isyan olduğunu düşünerek, zamanın İstanbul Kadısı Ebu Suud Efendiden tavsiye istedi, kaynaklara göre Hürrem Sultan etkisiyle Ebu Suud efendi'de; \"bu durumdaki köleye ölünceye kadar işkence yapılması uygundur\" diyerek şehzade Mustafa'nın katline icazet göstermiştir.

Şehzade Mustafa'nın ölüm kararının uygulanması

Sadrazam Rüstem Paşa 1553 senesinde İran hareketinden sonra Aksaray civarında ordusunu durdurdu. Yeniçeriler arasında yaydığı dedikodu ile padişahın yaşlandığını şehzade Mustafa'yı padişah olarak görmek istediklerini, padişahın Dimetoka'da ikamet etmesi gerektiği dedikodusunun yayılmasını sağladı. Bu ve buna benzer birçok haber üzerine Konya'da Otağı Hümayun'da bulunan Sultan Süleyman, elini öpmek için gelen şehzade Mustafa'yı yedi dilsiz ve sağır cellat tarafından boğdurularak katledilmiştir. Katli şer-i hükümlere uygun olduğu yolunda halen şüpheler vardır.

" } ] }