{ "title": "Şehzade Korkut", "image": "https://www.sehzade.gen.tr/images/sehzade-korkut.jpg", "date": "20.01.2024 09:19:33", "author": "ümit kadak", "article": [ { "article": "Şehzade Korkut, Doğumu 1467 Amasya, vefatı ise 1513 Emet olarak kayıtlara geçmiştir, Sultan II. Bayezid ve Nigar Hatun'un şehzadesi ve Yavuz Sultan Selim'in de
(I. Selim) ağabeyidir. Babasına tahta çıkışında önemli desteği olmuştur. II. Bayezid'in tahta çıkmasına kadar geçen sürede, onu temsilen saltanat kaymakamlığı görevini yapmıştır. Yavuz Sultan Selim ile aynı anneden olan Şehzade Korkut, kardeşinin tahta geçtiği ilk yıllarda Yavuz Sultan Selim'in padişahlığını tanımış fakat sonradan isyan etmiştir.

Şehzade Korkut Gençliği

1467 yılında Amasya sarayında doğan Şehzade korkut. İstanbul'da dedesi Fatih Sultan Mehmed'in sarayında iyi bir eğitim görmüş. Farsça ve Arapça yı bu eğitimi sırasında öğrenmiştir. Dedesinin vefatı üzerine, babası II. Bayezid İstanbul'a gelip tahta çıkıncaya kadar saltanat tahtına vekalet etmiştir. 1491'de merkezi Manisa'da olan Saruhan Sancak beyliğine atandı. 1502'de Amasya Sancak beyi Ahmed'in itirazıyla, merkezi Antalya olan Teke Sancak beyliğine gönderildi ve Hamid sancağı da kendisine bağlandı. Osmanlının denizcilikte gelişmesine çok katkısı olduğu kayıtlarla sabittir.

Şehzade Korkut Taht Kavgası ve Ölümü

Veliahtlık meselesinin ortaya çıkması üzerine, tekrar Saruhan'a gitme isteği kabul edilmemiş. Babası ve Sadrazam Hadim Ali Paşa veliahtlık konusunda Şehzade Ahmed'den yana taraf olmaları gibi nedenlerle İstanbul'la arası açılmıştır. 1509'da Hac bahanesiyle Antalya'dan Mısıra gitti. Mısırda Memluk sultanı Kansu Gavri tarafından parlak bir törenle karşılanması, babasını kızdırdı. Bağışlanması sonrası 1511'de Antalya'ya tekrar döndü.

Kardeşi Selimin, babasına karşı hareketi üzerine Manisa'ya, sonra da gizlice İstanbul'a gitti. Yeniçerilerden, padişahlık için aradığı yardımı ve desteği bulamayınca, babasının yerine tahta oturan kardeşi Yavuz Sultan Selim'in padişahlığını tanıdı, tekrar Saruhan Sancak beyliğine tayin edildi. Yavuz Sultan Selim, ağabeyinin niyetini öğrenmek için, bazı devlet adamlarının ağzından yazılmış gibi gösterilen mektuplarla padişah olmak için niyeti olup olmadığı yönünde fikri ve kendilerini padişah olarak görmek istedikleri yönde yazılar yazdırdı. Şehzade Korkut'un, mektuplara padişahlık yönünde müspet cevaplar vermesi üzerine, Manisa kuşatıldı. 1513'te Bergama yakınlarında yakalanan Şehzade Korkut Bursa'ya götürülürken Emet'te Eğrigöz kasabası yakınlarında kapıcı başı Sinan ağa tarafında boğularak öldürüldü.

Bursa'da Atası Orhan Gazi Türbesinin yakınlarına defnedildi. Cenazesi daha sonra Muradiye külliyesi içinde bulunan Şehzade Ahmed Türbesine nakledilmiştir.

Yavuz Sultan Selim'in Pişmanlığı

Yavuz Sultan Selim, Şah İsmail ile mücadelenin kendisi için şehzadelik sıfat ve salahiyetleri ile mümkün olamayacağını düşünerek bir an önce Osmanlı padişah tahtına geçmek ihtiyacını hissetmişti. Bu sebeple kardeşi Şehzade Ahmed ve ağabeyi Şehzade Korkut'u öldürterek 1512'de Osmanlı sultanı olmuştur. Yavuz Sultan Selim, malum olan meşhur kuvvetinin ve şiddetçiliğinin yanında, aynı zamanda çok hisli ve ince ruhlu bir insandı. Devletin bekası için bertaraf etmeye mecbur kaldığı abisi Şehzade korkutun tabutunu taşırken şu kelimeler ağzından döküldüğü bildirilmiş. Ey abi ne sen böyle yapaydın ne de ben bunu yapmak mecburiyetinde kalaydım, demiş ve ağlamıştır. Daha sonra Yavuz Sultan Selim Şehzade Korkut un Piyale adındaki sadık adamına \"Seni, büyük bir erdem olan sadakatin ve vefakarlığın nedeniyle, affediyorum! bu sadakatinin mükafatı olarak da seni istediğin makama tayin edeyim. İstersen vezirim yapayım\" desede, bu zat bunu kabul etmedi ve sadakatini zirveye taşıyarak şu kelimeler ağzından döküldü, \"Sultanım, bundan gayri benim vazifem Şehzade Korkut beyimin türbedarı olmaktır\" demiştir.

İlmi; Dönemin kaynaklarında siyasi kimliği yanında edebiyata, ilme, şiire düşkünlüğü ve yazdığı eserlerle takdir edilen, şiirlerinde hac maksadıyla Mısır'a Gittiğinde ihram bağladığı için Harimi mahlasını kullanan Şehzade Korkut'u Kahire'de gören İbn İlyas onu orta boylu, kumral, zayıf cüsseli olarak tarif eder. Ferah şad ve Fatma sultan adlı iki kızı, adı ve sayıları kaynaklarda belirtilmeyen, hepsi de kendisinden önce vefat eden oğulları olduğu arşivlerden anlaşılmaktadır. Oğullarından birinin 1504'te veba salgını sırasında öldüğünü Venedik arşivlerinden öğrenilmektedir. Sanatkar hamisi olarak da şöhret kazanan Şehzade Korkut'un adına bazı eserler kaleme alınmıştır.

Şehzade Korkut Künyesi
" } ] }